Çoğu genç kıza göre biraz farklıydım. Biliyordum, farklılıklarımın farkındaydım. Daha bu özelliğimle bile ayrılmıştım onlardan. Bir de Tanrı'nın bana bahşettiği kötü bir özelliğim vardı. İnsanlara baktığımda onların ta içini görüyordum. Derinliklerini, herkeslerden gizlediklerini bazen dillerine dökülenden tamamen farklı hislerini görüyordum ve giderek önce yaşıtlarımdan sonra büyüdükçe kirlendiğini fark ettiğim yaşlı ruhlara sahip yaşlı insanlardan da uzaklaşıyordum. Kendimi, yarattığım bir dünyanın içine hapis ediyordum.
Televizyondan nefret ediyordum, biliyordum ki o boyalı dünyanın arkası yakınımda ki dünyadan da yalandı. Ve ben hikayeler anlattığını bildiğim kitapların büyülü dünyasıyla o yıllarda tanıştım. Yazlıkta ki kumsala gidip saatlerce kitap okuyor, bazen kitapta ki karakterlerle kavga ediyor, bazen aşık oluyor bazen kavuşuyor, bazen terk edilip bazen de terk ediyordum. Sonra gözümü açıp gerçek dünyaya dönüyor, bir sonra ki okumaya kadar hayallerimi hayal dünyamda kilitli tutuyordum.
Hiç uyanmıyordum, gerçek dünyaya geçtiğimde aşılmaz duvarlarım sayesinde sadece yaşıyor numarası yapıyordum. Yemek yiyor, nefes alıp veriyor, tuvalete gidiyordum ama kimseyle konuşmuyordum. İnsanları duyuyor ama dinlemiyordum. Mümkün olduğunca onlarla karşılaşmamaya çalışıyordum. Derinliklerini, acılarını, yalanlarını, dolanlarını görmemek için onlardan hep uzak kalıyordum. Varmış gibiydim ama aslında hiç olmamıştım.
Giderek büyüyordum, enine büyüyordum, boyuna büyüyordum o kadar. Bir türlü insanlara ait dünyada hayatta kalıp birey olabilecek kadar büyüyemiyordum. "Evet evet, tabi tabilere" büyüyemiyordum. "siz ne derseniz doğrulara, ayy şekerim bugün ne kadar güzelsinlere, hayatımda senin kadar iyi bir insan tanımadımlara" büyüyemiyordum. Düzene ait olamıyordum. Çünkü görüyordum, arkasını görüyordum, zihninden geçenleri, hissettiklerini görüyordum. Ve olmuyordu işte, o kadar bilirken düzene ayak uyduramıyor, aksak adımlarım beni yere seriyordu ve çıkışı kendime kalmakta buluyordum.
Ne mi oldu? di'li geçmiş zamanı al, şimdiki zaman yap ve yeniden oku. Hiçbir şey değişmedi. Ben benim, bendeyim, değişmedim. İnsanlarda değişmedi. Öyleyse oturup, kitap okuyup, biraz daha hayal kurayım.
pehito
hayatın en güzel a'nı,
YanıtlaSilkimseyi gerekmeden,görmeden ya da bişey demeden yaşamak
Havva Peynirci
SilÇok haklısın. Peki ne kadar yapabiliyoruz?
Eğer gerçekten bir kere geliyorsak dünyaya, zaten bunu yapmalıyız öyle değil mi..
Sevgilerimle
:)
Kitapların dünyası en güzeli, ve benim için bir benzer olarak oyun dünyası var hayal gücü için
YanıtlaSilgerisinde ki gerçek hayat o kadar yalanlar üzerine kurulu ki zihnimin içinden çıkmak istemiyorum.
Doğru tespitler güzel yazı teşekkürler :)
Tuxedo
SilHayatımızda böyle insanlar da var. Güzel insanlarda. Oyunların dünyasını bilmiyorum pek.
;)
Hepimiz zaman zaman saklanıyoruz içimize.
Teşekkür ediyorum
:)
Yalan olmadan, yalanlara karışmadan yaşayabilmek... aslında çok kolay olmalı.. ama zorlaşıyor.. zorlaştırıyorlar..
YanıtlaSilUyuşuk Hayalperest
SilBiz kendimiz olmaktan vazgeçmeyelim de
:)
Çok güzel anlatmışsın..Düzene ait olmanın daha dogrusu uyum sağlayabilmenin ya da onu değiştirebilmenin tek bir yolu var, önce kabul vermek ve güzel olana odaklanmak. İzin vermek iyiliklere, onları almak, kabul etmek, sunmak. Olumsuzluklara da anlam yüklemek, teslim olup dönüştürmek. Yazınla kendime hatırlatabildiklerim bunlar oldu, yoksa ellerin uyuşuyor tutunamıyorsun hayata ve inan bana bize armağan edilen bu şeyi ötelemek bedel ödettiriyor insana. Pehitomm nasıl özledim seni :))
YanıtlaSilEdacım
SilBak yaz diyorum sana hep. Asıl sen ne güzel anlatmışsın.
:)
Ben de seni özledim. Gelsene buralardayım.
:)
Canımmmm....
SilEda'm
Sil:)
sen sensen peki o kim?
YanıtlaSilneyse bende gidip biraz hayal kurayım :)
narkoz
SilPeki sen sende misin yoksa onda mı
;)
Kur bakalım
:)
İnsanların ta içini görmek
YanıtlaSilUyum sağlamaya çalışmak
Ne kadar da zor. .
Bilmediğimiz o kadar şey varken bile tuhaf insanlar...
O zaman devam edelim hayal kurmaya ;)
Seyma Tanis
SilBiz de tuhafız ama di mi
:)
Hadi kuralım
:)
Sevgilerimle
:)
Bu kadar bilirken düzene ayak uyduramamak demişiniz ya lanet midir bu ödül olması gerekirken...
YanıtlaSilEslem
SilMerhaba
:)
Sanırım birincisi, ödül olması gerekirken
:)
bende de hiçbir şey değişmedi,yüreğim hala aynı,hala eskiyi yaşıyor ve bundan huzur duyuyorum,çünkü yeni bir şey mutlu edemiyor beni,bir süre sonra eskiyi özleyip ona dönüyorum,o yanımda olmasa da ben onun anılarıyla yaşıyorum
YanıtlaSilminik mini
SilAh seni oradan çıkarmanın bir yolu olsa..
Sevgilerimle
;)
Simdiki zamandaki kendimi okudum desem. Su an sahildeyim ve belki 20 yazimi gecirdigim sahilde o kadar tanidigimin arasinda tek basima kitabimda ya da bloglarda kaybolmayi tercih ediyorum.. bir zamanlar onlarin arasinda olmak yalnizligimi dindirirdi bir sure sonra onlarin arasinda olmak yalnizligimi azdirdi desem yeridir.. simdi dedigin gibi kitaplarda dostlarim var ya asklarim.. son sayfasina kadar cok guzel, kitap kapaninca.. yine biraz yalnizlik tabii ama hic olmazsa kendimden uzaklasmadimin huzuru var.. garip insanlar miyiz yoksa onlar mi garip hic bilemicem gibi.
YanıtlaSilUçan Karavan
SilBiz de garip değiliz onlarda. Muhtemelen kendimizi dışarısında tuttuğumux insanlar da aynı hisler içinde olabilir.
Bir şekilde hem kalabalık olmayı hem yalnız olmayı istiyoruz. Bizi buna iten ne bilmiyorum ama hep anlaşılmadığımızı düşünüyoruz. Bir şeyler elimizden anlatma özgürlüğünü aldı sanki. Bence bu tepeden aşağıya inen bir şey. Yanlışlarına tanıklık ettiğimiz insanlar bizi yönetiyor ve tüm halk bundan etkileniyor. Belki de başka bir şey..
Çok teşekkür ediyorum samimi yorumun için.
;)
pe hito sana bu cümleyi kurmaktan ne zaman vazgeçeceğim bilmiyorum ama sen nolur hep yaz çünkü çok ama çok güzel yazıyorsun!
YanıtlaSilbasitçe cevap ama yerinde'
Silkatılıyorum!
Aslıcım ve Havvacım
SilÇok teşekkür ediyorum ikinize de. Beni cesaretlendiriyorsunuz.
:)
Sevgilerimle
:)
rica ederiz efenimmm :)
Silbiz doğruları söylüyoruz :*
Aslıcım
SilUtandım
...
:)
Bi deee mimledim ki seniii yapmak istersen tabi ;)
YanıtlaSilSeyma Tanis
SilYapmışım ben onu
:)
Geldim okudum ve gidiyorum. Nereye mi? Tabii ki hayal kurmaya :)
YanıtlaSilAlper Sağlam
SilSenin de filmlerin var di mi
:)
Yazınla pek ilgisi yok ama Bugün ilginçtir ya da deli bir düşünce midir bilmem ama bütün insanların birbirine bağlı olduğunu düşündüm. Hayatın özü bu mudur acaba? Hepimizde birbirimizden bir parça var. Dünyanın en kuzeyindeki insandan tut en güneyindeki insana kadar. Birinin mutsuzluğu herkesin mutsuzluğu, huzursuzluğu gibi...insanlar acı çekerken içindeki bir parçan da acı çekiyor. İnsanların o yüzden sürekli mutlu olması, huzurlu olması mümkün değil. Çünkü Dünyanın huzursuz, mutsuz, küçücük yaşta savaşta ölen çocukları var. Ayrıca bütün insanların içinde iki tane tohum var. İyi ve kötü tohum, hangisini beslersek o daha da büyüyor. Belli bir dönem iyi yönümüzün filizlenmesini belli bir dönem de kötü yön filizleniyor.
YanıtlaSilİnsanların daha yeni tanıdığı insanla çok samimi olması. Herkese canım, cicim diyen insanlardan hiç haz etmemişimdir. Samimi bulmam o insanları. Hikye, kurgu gibi dursa da yazın. Çoğumuzun böyle hissettiği durumlar olmuştur. Benim bir dönemler insanlardan midem bulanıyor dediğim gibi :) Buna ben de dahilim çünkü hiç birimiz melek değiliz :D
Özlemcim
SilBak böyle bir film izlemiştim ben, adını hatırlamıyorum. Küçük bir çocuk okulda ki bir ödevi için bir insana küçük bir iyilik yapıp aynısını başkasına yapmasını istemişti. Ve sonunda bambaşka ülkelere yayılıp bu dalga sonunda hayat kurtarmıştı.
:)
Ve bence de mantıklı yazdıkların. Belki de o yüzden arada melek arada şeytan oluyuruzdur (ikisi de abartılı tabirler)
:)
Yalnız şunu da çok gözlemliyorum "insanlara hep iyilik yapıyorsun, kötülük buluyorsun" demeyen yok. Bizim güvenilmez diye addettiğimiz insanlarda böyle söylüyorsa gerçekten dönüp kendimize bakmalı ve düzeltmeye önce kendimizden başlamalıyız. Kim bilir o zaman değişir dünya.
:)
Çok teşekkür ediyorum yorumun için.
Sevgilerimle canım.
:)
Başka hayatlara burnunu sokup onlar adına düşler kurduğunda, düşlerin gerçekleşme olasılığı her zaman vardır...
YanıtlaSilHayat bunlardan mı ibaretti ki! "siz ne derseniz doğrulara, ayy şekerim bugün ne kadar güzelsinlere, hayatımda senin kadar iyi bir insan tanımadımlara" düzenin güzel yanlarıda var. En basiti el sıkışmak gibi...
Ali ÇALIŞKAN
SilAh benim burnum kırılsın
:)
Tabi ki güzel yanları var, o gün öyle geçti içimden onları yazdım.
:)
Bazen üzen aşkı bazen de bizi mutlu eden aşkı yazmak gibi
:)
Sevgiler
:)
Hayır, burnun kırılmasın tabikide, (: öyle demek istemedim ben! Benzetme yaptım sadece, hayal dünyasında yaşayan konunun kahramanı için...
SilMisal (Amelie Filmi) sonu mutlu...
(:
Ali ÇALIŞKAN
SilHımm
:)
ben seni mimledim ki ama :)
YanıtlaSilnarkoz
SilGördüüüüm. Teşekkür ediyorum.
YAPACAĞIM.
:)
çok güzeldi bu yaaaa vallaaaaa değişik bişi denemişsin kutlarım kii :)
YanıtlaSildeeptone
SilTeşekkür ediyorum
:)
Ben sana senin yazilarini begendigimi soylemekten biktim sen hala guzel yazilar yazmaktan bikmadin :)) Saka bir yana sana yorum yazacak dusunce gelmiyor aklima oyle dolduruyorsun icimi ki begeniyorum sana cevap veresim geliyor ama ne diyecegimi bilemiyorum.. iste oyle birsey..
YanıtlaSilCok begendim yine cok begendim, sakin yazmayi birakma
Sevgilerimle :)
Aner
Silİçinden geçenleri yaz yeter.
Teşekkür ediyorum
:)
Aslında arkasını görebilmek ne güzel..
YanıtlaSilBense insanları hep kendim gibi sandım..
İçten pazarlık denen şeyi ben yapamıyorum ama yapıldığını acıta acıta öğrettiler..
Kitapların hikayekerin büyülü dünyasında kaybolup sonra gerçek hayata dönmek acıtıyor beni..
~♡ηυяѕαℓкιмι™
SilBana sorarsan da insanları kendin gibi görmek güzel olanı. O kadar şeffaf bir hayat sürdüğümü düşünemiyorum.
:)
Tecrübe ede ede insanlara başında %100 güvenmemeyi, sıfırdan başlayıp o yüzdeyi zamanla artırmayı öğreniyorsun ve daha az inciniyorsun.
:)
Sevgilerimle
:)
Enfes bir yazı... Hani biseyler yazmak isteyipte durup kalmak, yorum bile yapamamak gibi bişey :) Hadi ben gidiyim de biraz hayal kurayım :)
YanıtlaSilKahve Tadında
SilMerhaba
:)
Özlediklerimdensin.
Teşekkür ediyorum.
Sevgilerimle
:)
ruhuma işliyor işte yazdıkların.. =)
YanıtlaSil