30 Aralık 2012 Pazar

YIL YENİ GERİYE KALAN HERŞEY ESKİ

yeni yıl



2013 e bir hikayeyle değil, hislerimi sizinle paylaşarak girmek istedim.

Hep birlikte gelecek yeni bir yılın hayalini kurduk. Buna 2012' ye girdikten hemen sonra başladık ve her girdiğimiz yeni yılda yeniden, yeniden..

Şimdi soruyorum size niye bu kadar çok istedik diye; acılarımızı, bize zor gelen herşeyi geride bırakmak için. Peki ne olacak 31 Aralık 2012 de herşey geçecek tüm ağırlıklar hafifleyecek mi? Bilinmez :)

Bunu değiştirmek için bu yazıyı okuyan herkesten bir ricam olacak; aklımızda, ruhumuzda, kalbimizde ne kadar güzellik varsa o gece dışarı bırakalım.

Bir açı doyuralım, bir hayvana barınak yapıp onu ısıtalım, yakınımızda zor durumda olduğunu düşündüğümüz kim varsa elimizi uzatalım.

İşte o zaman geriye kalan herşey yenilenecek, beslenecek ve güzelleşecek. Biz artık yeni yılları bekliyor değil, anın tadını çıkarıyor olacağız.

Sevgilerimle.. :)
pehito

28 Aralık 2012 Cuma

ANNE OLMAK (KÜPE)

anne olmak



Bebeğim doğdu, herşey mükemmel gidiyor, 3 saatte bir uyanıyor, emziriyorum tekrar uyuyor. Gece hiç uyanmıyor, zorla uyandırıp besliyorum, tekrar uyuyor. YUPPİİİ, yaşasın annelik bu kadar kolay mıydı, herhalde en zor kısmı hamileliğin dokuzuncu ayıydı, bir de sezeryan, o da benim için zordu sanırım, acı eşiğim düşük olduğu için. Çoğu arkadaşım olduda bitti maaşallah, şeklinde olayı tamamladı :)

Ve puh!! Bir gün bu mükemmel tablo bozuldu. 23. gün bebeğim gündüz uykusunu unuttu, sabah beşte ağlayarak başladı güne, akşam beşe kadar devam etti ağlama krizleri. Beni emmeyi bıraktı, biberondan mama almadı. Gün aşırı doktordayız gazı var, birşeyi yok deyip bizi eve yolladı.

Soruyorum yakınlarıma ne zaman geçecek diye 40'ı dolsun geçer diyorlar. Bekliyorum 40'ını; geldi anacım herşey aynı. Değişen bir şey yok, sonra soruyorum 40 bitti ne gelen var, ne giden. Teyzelerden yanıt gecikmiyor; üç aylık olsun bak o zaman değişecek. Gelir çatar 3. ay; hakikaten değişiyor, dışarıyla bağlantısı arttı, tepkileri arttı ama bu sefer de; niye beni burda fazla yatırdın, sıkıldım artık diye, bastı yaygarayı.

Soruyorum yine büyüklerime 3 ay demiştiniz, bizimki hala aynı, evde çatlamayan bardak kalmadı -volüm çok yüksek- Ağlamalarda ekstralara çıkmaya başladı bizimki diye,

27 Aralık 2012 Perşembe

DİYALOG (HEP İŞ HEP İŞ)




Adam yıllk izne ayrılır ve izni evde geçirmek ister;

K-Ayağını kaldır,

A-............

K-Bulaşıkları makineden çıkartır mısın?

A-..................

K-Çamaşırları makineye atmıştım, ben mutfağı silerken sen de onları as canım :)

A-Aaaaaaaaaaaaaa!!!! İş, iş hayatının merkezi olmuş canım, bu ne ya!!!!!!

K-Sevgilim şu an güzel bir tatil köyünde olsak, inan ev işi benim de umrumda olmazdı :)


24 Aralık 2012 Pazartesi

BOŞLUK





Sevgi olsun, dostluk olsun, aşk olsun,
Bu yaşamda kalmak için bir sebebimiz olsun.
Boşluklarımız kaybolsun,
Kalbimiz aşkla dolsun.
pehito

23 Aralık 2012 Pazar

ACI




Acı çeken biri ya daha aciz, ya daha güçlüdür.
Asla ikisinin arasında bir yerde değildir!
pehito


KARAKTER





Eğer yanınızda bir yerlerde, BU İNSAN ÇOK KÖTÜ dediğiniz biri varsa;
Geçmişinde kötü anıları var olmalı, demeyi unutmayın!
Karakter doğuştan gelir, YAŞANMIŞLIKLA şekillenir.
pehito

21 Aralık 2012 Cuma

KIYAMET




Kafam davul gibi bunu hissedebiliyorum ama elimi başıma götüremiyorum. Sanki yüz kilo bir adam üzerime oturmuş gibi ama bunu bedenimin her yerinde hissediyorum. Ağzımın üstünde, göz kapaklarımda, kollarımın üzerinde ve beynimde. Sanki o adam beynimin üzerine de oturmuş gibiydi, çünkü düşünemiyordum.
Neredeydim, ne olmuştu ve en can yakıcı sorunun cevabını bile hatırlayamıyordum. Kimim ben? Tekrar gözlerim kapanıyor? Karanlık!!
Bir bebek sesi beni kendime getiriyor. Avazı çıktığı kadar bağıran bir bebeği duyuyorum. Kalkmak istiyorum ama o adam hala üzerimde, kıpırdayamıyorum. Hava zifiri karanlık, göz gözü görmüyor, dondurucu soğuk ve bebek sesinden başka, hiçbir şey duymuyordum. Kollarımı hareket ettirmek için kendimle bir mücadeleye giriyorum ama imkansız. Kasıklarımda ciddi bir ağrı hissediyorum ve ağır bir kan kokusu duyuyorum. Yakın zamanda hatırladığım tek şey, bebek sesi ama şimdi onu da duyamıyorum. Ağrı dayanılmaz bir hal aldığında, gözlerimi kapatıp, bir daha açmamayı diliyorum ama olmuyor. Ağrıdan bilincimi tekrar kaybediyorum.
Gözlerimi araladığımda, gün ağarmıştı ve kan kokusu iyice ağırlaşmıştı. Burnumun dibinde, bir çift göz gördüğümde, kaslarım istemsizce hareket edip üzerimdeki bedeni, hemen yanıma düşürmeyi başarmıştım. Kafamı soluma çevirdiğimde gördüğüm yüz kocam Murat, gördüklerimden sonra bütün anılarım beynime geri yüklendi. Allah'ım ne oluyor elimi onun ellerine uzattım ve bileğinden nabzını almaya çalıştım ama yok, hiçbir şey yoktu, artık yoktu, sadece bedeni yanımdaydı ama ruhu onu terkedip gitmişti.
Dünyam kararmıştı, Allah'ım bana daha büyük bir acı yaşatamazdın, teşekkür ederim tüm bunlar için teşekkür ederim, derken hüznümle kızgınlığımın arasında, ordan oraya geçip dururken, o bebek sesini hatırladım.
Tanrım bu olmuş olamaz diye geçirdim içimden ve aşağıya doğru baktığımda; araba karşıdan gelen kamyon, arabada doğum başlamıştı, gece yaşıyordu ama şimdi o çıplak zayıf bedeni hareket etmeden yatıyordu yerde. Savunmasız aciz ve hayata daha dün gece MERHABA demişti ve sabahı HOŞÇAKAL..
Bu kadar kısamıydı evladım ömrüm!! Aramızdaki bağı yerden aldığım bir taşla kopardım. Annelik böyle bir şey miydi, imkansız bir güçle onu kollarıma aldım ve sağ yanıma yatırdım. Kocam sol yanımda, oğlum sağ yanımda, iki cansız bedenin arasında ruhumun bedenimi terk etmesini beklerken tekrar bayıldım.
Gözlerimi açtığımda, ışıl ışıl ilaç kokan bir odadaydım. Kafamı önce sağıma sonra soluma çevirdim. İki yanımda boştu, o cansız bedenleri de beni terk etmişti.
İşte KIYAMET dedim. Burdaydım, dünyadaydım ama kalbim hem KIYAMETİ hem CEHENNEMİ aynı yerde yaşamıştı.
Her ikisi de bu dünyadaydı, beklemek anlamsızdı, elbet bir gün kapımızı çalacaktı.


ELEŞTİRMEDEN ÖNCE..





İnsanlara olumsuz eleştiride bulunmadan önce,

İyi yanlarını söyleyelim, sonra kötülere geçelim,.

Böylece hem YAPICI oluruz, hem de KALP kırmamış.

 

20 Aralık 2012 Perşembe

KARARTMA


Gözümü kararttım gidiyorum deme,
Arada mutlaka aç,
Göreceklerin seni eskisinden,
Daha mutlu, daha başarılı, daha bilge yapabilir..
pehito


19 Aralık 2012 Çarşamba

DİYALOG ( TATİL)






Yeni çocuk sahibi bir çift, çocukları bir yaşına yaklaşırken tatile çıkar;

K-Aşkım, kakasını yapmış değiştirir misin?

A-Değiştirir.

K-Aşkım, karnı acıktı mamasını verir misin?

A-Mamasını verir.

K-Aşkım, uykusu geldi uyutur musun?

A-Uyutur.

K-AŞKI...

A-Yeter aşkım karnı acıktı, aşkım kaka yaptı, aşkım uykusu var, ne bu ya, tatile gelmedik mi!!!!!!!

K-Ben de öyle biliyorum o zaman bu tepki neden :)

ÖNYARGI



GERÇEK görünenden daha güzel ya da daha çirkin olabilir.
Bunu görmenin tek yolu; ÖNYARGILARIMIZDAN kurtulmak..
pehito



18 Aralık 2012 Salı

İŞARETLER


işaret
Eski sevgilimi bir türlü unutamıyorum. Gün içindeki işlerime dalsam da, bir bakmışım bugün 'Burak'ı hiç düşünmedim' derken bile kendimi onu düşünürken buluyorum. Ne hayatımdaki adam, ne işim, ne yaşadığım yeni heyecanlar, ne de gittiğim yerler hiçbir şey onu unutmama yardım etmiyor ve her gün kafamın içinde bir kanser hücresi gibi büyümeye devam ediyordu.

Bir de gecelerim var benim.  Yaşasın bugün Burağı düşünmedimin, anlık neşesinden gerçeğe uyandıktan hemen sonra, bugünde olmadıyı düşünürken, sancılı uykularıma dalıyorum. Sonra Burak'la buluşuyoruz gözlerim kapalı, kokusunu alıyorum önce, müthiş bir huzur ve tarifsiz bir mutluluk duyuyorum.  Gözlerimi açıyorum karşımda duruyor, kahverengi kısık gözleri gözlerimde, sonra bir adım daha yaklaşıyoruz önce ellerimiz buluşuyor ve sonra ince kıvrımlı dudakları benimkine değiyor ve bir daha ayrılmayacakmışız gibi birbirimize sarılıyoruz ve o kabus anı; bedenimin ihtiyacı olan günlük uyku zamanım doluyor gözlerimi açıyorum, peluş ayım yanımda O DEĞİL. Uyandığım kabusumu tatlı bir rüyaya dönüştürebilmek için; 'MERHABA HAYAT, BUGÜN GÜZEL BİR GÜN' diyorum.

Alarmın çalmasıyla onsuz kabus günlerimden birini yaşamak için yataktan kalkıyorum. Beş yıldır birbirini takip eden günler, biri diğerinin aynısı gibi yaşanıp gidiyordu.  Akllımda hep onun anısı, yüreğimde onun aşkı, BELKİ O DA AŞIKTIR BANA, UNUTAMAMIŞTIR BENİ, HAYATINA GİREN HİÇ BİR KADIN BENİM GİBİ OLMAMIŞTIR belki günlerimden birinde, ihaneti de göze alarak onu aramak için telefonu almamla, telefon çalmaya başllıyor, nabzım yükseliyor ve kalbim hızla atmaya başlıyor BURAK diye geçiyor içimden.

Hep, birini siz ne kadar güçlü düşünürseniz, onu ne kadar kalpten isterseniz o da sizi öyle çok hisseder diye düşündüm. Ben Burağı her düşündüğümde şu an o da beni düşünüyor, ben de bunu hissediyorum dedim kendime ve beni beş yıldır rahatlatan tek şey de buydu ve bir de sosyal paylaşım sitesinden aldığım, gün içinde defalarca baktığım fotoğrafı.

Telefonun ekranına bakıyorum; arayan Aslı. Burak değil, sanki Burak olmak zorundaymış gibi, o an nasıl bir hayal kırıklığı yaşadığımı anlatamam, tarifsiz bir sancı oturuyor yüreğime. Aslı'yla konuşmamı bitirip, hemen sonra telefonu elime alıyorum ve beş yıldır hafızamdan silemediğim numarasını tuşluyorum

ÖLÜM



Uzatıyorum ellerimi,
Dokunmak istiyorum sana,
Bedenini bulduğum yerde,
Ruhun terk etmiş seni,
Kalbinin üstüne dokunuyorum,
Avuçlarımın altında, tekrar atıyor kalbin,
O an anlıyorum, terk etmemeliymişim,
AŞKIMLA yaşatıyormuşum seni..

pehito

16 Aralık 2012 Pazar

ANNE OLMAK


anne olmak

Bir annemin anlattıkları var kulaklarımda, biz üç kız kardeşiz benden küçüğüyle aramda bir yaş, en küçüğüyle aramda 2,5 yaş var. Yani 2,5 yılda üç çocuk büyütmüş kadın. Anlatıyor; 'Karnınızı doyurur, altınızı temizler yatırırdım uyurdunuz. Kolay olmasa bu kadar yaş arası olan üç çocuğa bakılır mı? Senin de öyle olacak kızım. Hem ben de vardı üç tane, sende olacak bir tane. Öyle zor olsa, insanlar ikinciyi yapar mı?' Ve daha motivasyonu artıracak nice bir takım cümleler. Ben de almışım gazı, annem doğru diyor, bak o üç tane yapmış, ne de güzel bakmış yapılır da bakılır da :) Ve çocuk operasyonu başarıyla gerçekleşir, dokuz ay sonra bebiş kucağa alınır :)


Çok geçmedi, kızımı dünyaya getirdikten iki hafta sonra, yıllarca kandırıldığımızı anladım.

O anne-bebek reklamları yok mu , o reklamlardaki gülen bebek, yatağa koyduğun gibi uyuyan bebek, huzurlu anneden, ibaret değil annelik. Hangi mamayı kullanırsan, hangi bezi takarsan tak -agucuk, bugucuk- deil, bu böyle biline. Biz kadınlara diretilen bu mükemmel anne-bebek imajı ,kadınlar için zaten zor olan anneliği, daha da zorlaştırıyor. Arada salya sümük ağlayacaksın, yapamayacaksın, bezleyemeyeceksin, bazen susturamayacaksın, bazen sütün olmayacak mamayı dayayacaksın, inan hepsi çok normal :)

Çocuk senin canın, senin kanın kimse sana ondan daha yakın olamaz, dünyada sahip olabileceğiniz en değerli varlık, öyleki gazı çıktı diye mutlu olduğunuz, bugün kakasını yedi kere yaptı diye rahat uyuduğunuz tek varlık. Bakımıyla ilgili fikrinizin olmadığı ve onu hayatta tutmak için seferber olduğun minicik bir canlı.

Acıkacağını, bezini kirleteceğini, kusacağını isteklerini ağlayarak belirteceğini bunları biliyoruz. Buraya kadar, sıkıntı da yok zaten.

Peki ya bilmediklerimiz; acıktığında memelerinde sütün yok, ne yapacaksın? Sütün çok bebek emmiyor süt sıtması oldun, ne yapacaksın? Haydiiii.. bebek kolik, sabah 5 akşam 8 aralıksız ağlıyor, ne yapacaksın?

Sana ait tek kişilik bir yaşamın varken onu elin oğluyla birleştirip :) hayatını paylaşmaya başladıktan ve buna henüz alışmışken, minik bebekle birlikte üçüncü bir kişinin de bütün sorumluluğunu alıyorsun. Elin oğlu kendi ihtiyaçlarını, en azından temel ihtiyaçlarını -tuvalete gitmek, hazır yemeği yemek,  yıkanmış ütülenmiş giysilerini giyinmek- karşılayabiliyor, yeni üye onları da yapamıyor.

Bebek dünyaya geldikten sonra artık banyoda iki dakikadan fazla kalamazsın, tuvalet ihtiyacını akşam kocan eve gelene kadar bekletirsin, tabi önce onun tuvaletten çıkmasını beklersin :) yemek bulursan yersin (çocuktan vakit kalıp yemek pişirememişsindir) , sütüm olsun diye, bol bol su içmeyi ihmal etmezsin, ağzından iki lokma geçiyorsa onu da süt olsun diye atarsın ağzına yani yine kendini değil o miniği düşünerek beslenirsin. Yoksa onu da ertelersin.
Bir de insanlarla uğraşırsın.

Benim HAMİLELİK TERÖRİSTİ dediğim -tümü kadınlardan oluşan- bir insan grubu var. Bunlar' bebek üç aylık olmadan, hamile olduğunu kimseyle paylaşma ' DÜŞÜK YAPABİLİRSİN' le başlarlar,

14 Aralık 2012 Cuma

KADIN OLMAK




Zihnini karartmış erkek egemen toplumlarda ne zor kadın olmak; (Bu erkekleri de kadınlar yetiştirmiştir, düşünün durumun vahimliğini.)

Kadın elini havaya kaldırır, dikkat çekmeye çalışıyor derler.

Erkek elini havaya kaldırır, selam veriyor derler.

Kadın kartvizitini uzatır, iş atıyor derler,

Erkek kartvizitini uzatır, işini yapıyor derler.

Erkek aldatır, elinin kiri derler.

Kadın aldatır, o....spu derler. Bırak aldatmayı bekar kadın sevgilisine sarılsa da derler ya hadi ben abartayım.

Ertesi yarın...

13 Aralık 2012 Perşembe

DİYALOG (maç)



K- Aşkıııımmm :)
A-..........
K-Aşkıııımmm :)
A- Ne, söyle hadi ne!!!!
K-Diziyi açabilir miyiz?  :)
A-Görmüyor musun maç var!!!!
KGörüyorum ve önümüzdeki dört saat boyunca göreceğimi de biliyorum :/
A Ne dört saati maç 90 dakika!!
K-Onu ben de biliyorum ama bir kerede anlayamadığın için maç tekrarı ve yorumları da ekliyorum.
A-........

12 Aralık 2012 Çarşamba

DİYALOG (internet)



Sonunda kadına da şu internet'e girilen, cep telefonlarından alınmıştır. Kadın internetin cazibeli dünyasını keşfeder ve;
A-Yeter artık bırak şu telefonu!
K-Anlamadım neden?
A-Ne kahve, ne çay hiç birşey gelmez oldu!
K-Hah, tam ben de onu söyleyecektim; ben kahvemi sade alırım,

ETİKET


Biz kendimiz etiket olalım,
Başkasının etiketini alıp, üzerimize yapıştırmayalım.

KALBİN DİLİ




Şarkılar var, şiirler var, güzel sözler var.
Bir de kalpten geçip dile dökülemeyenler var...

pehito

11 Aralık 2012 Salı

9 Aralık 2012 Pazar

BİR BAKIŞ..



Ben herkese iyi ve güzellik akan gözlerle bakarken de, ne çok yangınlar yaşadım. Tersini yapmayı tercih etmedim -kötü gözlerle bakmak- çünkü ben olmaktan tanımadığım başka birine dönüşürüm dedim. İyiler var, kötüler var ve senin insana bakışın ne iyiyi kötü ne kötüyü iyi yapar. İnsanın kalbindeki neyse kişi onu yaşar..

sevgilerimle
pehito

8 Aralık 2012 Cumartesi

DİYALOG





K-Beni seviyor musun?
A-Bazen..
K-Şu an bazenlerden birini mi yaşıyoruz?
A-Hayır.
K-Neden?
A-Uykum var.

:) Neden bu kadar farklıyız demeyin, onlar erkek biz kadın :)